Türk-Amerikan İlişkilerini Yeniden Yapılandırmak

01 Eylül 2008


Türkiye ve ABD, uzun süredir müttefik olmalarına rağmen, ABD’nin Irak’a müdahale kararı almasının ardından TBMM’nin Amerikan askerlerinin Irak’a kuzeyden girmek üzere Türkiye’de konuşlandırılmasına izin vermemesiyle, ilişkilerinde zorlu bir dönemden geçtiler. İlişkileri canlandırmaya yönelik tüm çabalara rağmen, Başbakan Erdoğan’ın 5 Kasım 2007’de Washington’a gerçekleştirdiği ziyarete kadar ilişkilerde düzelme ve herhangi bir ilerleme sağlanamadı. Ancak Erdoğan’ın ziyaretinin ardından, Irak’ın geleceği konusunda daha geniş bir ortak payda sağlanması ve Irak’ın kuzeyindeki PKK varlığına karşı işbirliğine gidilmesi konularında önemli gelişmeler kaydedilebildi. Bugün artık 1 Mart 2003’te sorunun ne olduğunun analizini yapmanın faydası yok. Bunun yerine, Türk-Amerikan ilişkilerinin geleceğini şekillendirecek arayışlar daha anlamlı olacaktır.

Öte yandan, gerek Türkiye gerekse ABD’nin iç siyasetlerinde belirsiz bir dönemden geçmeleri, mevcut koşullar altında ilişkilerin geleceğinden bahsetmeyi zorlaştırıyor. Önümüzdeki dönemde ABD’de başkanlık seçimlerinin yapılacak olması, dikkatleri ABD’nin iç siyasi meselelerine yoğunlaştırırken; Türkiye’deki siyasi sorunlar da geleceğe yönelik herhangi bir tahminde bulunulmasını güçleştiriyor. Bu koşullar altında, mevcut yönetimlerden mucize yaratmalarını beklemek yerine, Türk-Amerikan ilişkilerinin yapısal unsurlarını tanımlamak ve bunları canlandırmaya yönelik uzun vadeli arayışlara yönelmek daha uygun olacaktır.

Tam metne ulaşmak için tıklayınız

(ASO Medya, Ağustos-Eylül 2008, s. 70–76.)